1 Aralık 2009 Salı

Lebedos Antik Tarihi

İki tanesi, diğerler İyon Kentleri yanında belirgin bi­çimde sönük kalıyordu. Bu iki kent Myus ile Lebedos idi. Gerek Myus'un gerekse Lebedos'un kalıntıları azdır. Myus'u Maiandros (Büyük Menderes) Nehrinin çamuru ve sivrisinekleri yok etmiştir. Lebedos ise bir yarımadanın üzerinde sessizce yaşamını sürdürmüş, tarihte önemli bir rol oy­namamıştır.
Lebedos'un kuruluş tarihi M.Ö. 7. yy olarak tahmin edilmektedir. Ancak 2004 yılında sur duvarlarının bulunduğu yarımada üzerinde yapılan bazı yüzey araştırmalarında, işlenmiş küçük bir obsidyen yonga bulunmuştur. Bu yüzden burası İyon kolonileri öncesi döneme ait ve muhtemelen neolitik çağda yerleşilmiş bir yer olduğu düşünülür.
Kentin kuruluş efsanesi alıştığımız türdedir. Başlangıçta yöre­de yaşayan Kanalılar, İyon göçleri sırasında Kodros oğullarından birinin önderliğindeki bir topluluk tarafından yurtlarından kovulmuşlardır. Kodros oğlunun adı, yazılı kaynaklarda Andraimon ya da Andropompos şeklinde geçmektedir. "İnsanlara eşlik eden" an­lamındaki ikincisi, bir koloni kurucusu için kuşku uyandıracak de­recede uygun bir addır ve tam bir güvenle efsanevi bir kişinin adı olarak kabul edilebilir.
Sonuç olarak, Lebedos'un erken dönem tarihi büyük bir boşluk­tan ibarettir. Bildiğimiz kadarıyla, ne denizaşırı ülkelere koloni göndermiştir, ne de İyon uygarlığının altın çağında Lebedos'lu bir ozan, düşünür ya da bilim adamının adı duyulmuştur. Aslında Le­bedos yalnız bu dönemde değil, hiçbir zaman ünlü bir kişi yetiştirmemiştir. Lade Savaşında da İyon donanmasına bir katkıda bulun­mamıştır. İ.Ö. 5. yüzyılda Atina Deniz Birliğine (Delos Birliği) ön­celeri üç talent ödemiş, fakat kaynaklarının bu tutarı karşılaya­madığı anlaşılınca, vergi bir talente düşürülmüştür. Lebedos, Kla­sik Dönem'de sikke basmayan tek İyon kentidir.
Termal bir şehir olması nedeni ile o dönemdeki elit kesimin yaşadığı ve 12 İyon şehrinin tek kumarhane şehri olarak bilinmektedir.
Hellenistik Dönem'de iki veya üç kez adı geçer. Bunlar da kenti parlak bir durumda göstermez. Antigonos, Lebedos'u Teos topraklarına katmayı tasarlamıştır. Anlaşıldığına göre, bu tasarı Lebedos'un tümüyle terk edil­mesini gerektiriyordu, ancak yürürlüğe giremedi. Antigonos'tan sonra çevreye egemen olan Lysimakhos'un, Lebedos'u kökten yok ettiği ve halkı Ephesos'a yerleştirdiği söylenir. Kendisini harita­dan silmeye yönelik bütün bu girişimlere karşın kent, varlığını sürdürmeyi başarmıştır. İ.Ö. 266 dolaylarında Mısır Kralı II. Pto-lemaios'un egemenliğine girmiş ve bir şekilde yeniden kurularak, Ptolemais adını almıştır. Bu ad sadece altmış yıl kullanılır.
İ.Ö. 2. yüzyılda Dionysos Sanatçılarının İyon kolu, Lebedos'ta artık sürekli yerleşeceği bir merkez buldu. Teos, Ephesos ve Myonnesos'tan uzaklaştırılan bu baş belası birlik, salt ek insan gücü sağlayacağı hesaplanarak Lebedos'ta iyi karşılandı. Nüfus azlığı burada daima sorun yaratmıştı. Birlik Priene'ye kısa bir yolculuk dışında, ne olursa olsun, Lebedos'ta kaldı artık. Strabon'un zama­nında, çeşitli oyunlar da içeren Dionysos onuruna bir şenlik her yıl yineleniyordu. Strabon'dan kısa bir süre önce yazan Horatius'un, Lebedos'tan "terkedilmiş bir köy" diye söz etmesi ise şaşırtıcıdır. Ozan hiç kuşkusuz yanılmakta ya da en azından abartmaktadır. Tersine, kent, varlığını sürdürmüş ve İ.S. 2. yüzyıl sonuna dek sik­ke basmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder